TBMM Komisyonuna

8 Kasım 2017 bugün toplanacak olan TBMM Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonunda İzcilik” konuşulacak, tartışılacak. Komisyon üyesi milletvekillerinin benden istedikleri ve kendilerine ilettiğim görüşü aşağıda yayımlıyorum.

Türkiye İzcilerinin geleceği için hayırlı bir toplantı olsun...

***
Sayın Komisyon Üyeleri,

İzcilik tüm dünyada, ırk, dil, din, cinsiyet ve benzeri hiçbir ayrım gözetmeyen, politik olmayan, gönüllülük ilkesini kabul eden herkese açık, özel giysi ve donanımlarla yapılan uluslararası eğitimsel bir gençlik hareketi olarak kabul edilir. Dünyanın 170’ten fazla ülkesinde, her yaştan ve aşamadan milyonlarca izci vardır.

110 yıl önce başlayan izcilik hareketi yıllar içinde olgunlaşmış ve evrensel bir yaşam felsefesi olarak kabul görmüştür. İzcilik her kesim ve inançtan çocuk, genç ve yetişkinleri sosyal, bireysel, bilişsel ve fiziksel anlamda geliştirmeyi, doğayla uyum içinde yaşamayı, toplumsal dayanışmayı, iyi insan ve iyi vatandaşlar yetiştirmeyi hedefler.

Ülkemizde 1910’dan beri yapılan izcilik, Osmanlı döneminden bu yana paramiliter bir yapıda ele alınmış ve Cumhuriyet döneminde de sportif bir faaliyet olarak öne çıkarılmıştır. Oysa izcilik savaştan değil, barıştan yana; rekabetten değil, yardımlaşma ve dayanışmadan yana olmalıdır. Hiçbir şekilde müsabakası olmayan, hakemlik müessesesi bulunmayan bir faaliyetin spor branşı olarak kabul edilemeyeceği aşikârdır. Bu sebeple izcilik bir spor dalı değildir.

Modern dünyada izcilik, evrensel bir yaşam felsefesi üzerine kurulmuş, dünya barışını korumak, toplumsal dayanışma ve yardımlaşmayı öngörmek, bireysel ve sosyal gelişime ağırlık vermek gibi müspet amaçlar güden “sivil toplum kuruluşları” tarafından yürütülür. Bu kuruluşlar ortaya koydukları projeler nispetinde özel ve tüzel kişiliklerce desteklenir. Maalesef bu sistem Türkiye’de oturtulamamış ve izcilik her dönemde devlet eliyle yönlendirilmek istenmiştir.

Günümüzde Türkiye’de izciliğin gelişmesinin önünü tıkayan en büyük engel, ülkemizde izciliği geliştirmekle görevlendirilen Türkiye İzcilik Federasyonunun bizzat kendisidir.

2012’de MEB OBESİD Başkanlığı kapandıktan sonra, MEB, okul içi izcilik çalışmalarında “Türkiye İzcilik Federasyonunun İzcilik Terminolojisi esas alınarak izcilik faaliyetleri yapılacaktır” şeklinde bir genelge yayınladı. Fakat TİF, bu genelgeyi, “Türkiye’de izcilik çalışmaları sadece TİF bünyesinde yapılabilir” şeklinde lanse etmiş ve okullarda izciliği yapılamaz bir hâle getirmiştir.

1999’dan bugüne yöneticilerinin neredeyse tamamı izcilikle ilgisiz kişilerden oluşturulan TİF, izciliği sivilleştirmekten daha çok, paramiliter bir faaliyet haline sokmuş, dini ve siyasi cemaatlerin izcilik kisvesi altında her türlü faaliyeti rahatlıkla yaptığı bir yer olmuştur.

Bu sebeple sportif bir federasyon görünümünde olan Türkiye İzcilik Federasyonu, gerçekleştirdiği paramiliter faaliyetlerle ülkemizin milli geleceği açısından ciddi bir tehlike oluşturmaktadır. Örneğin, 15 Temmuz hain FETÖ kalkışması sonucunda 1.200’den fazla izci liderinin FETÖ bağlantılı olmaları sebebiyle TİF ile ilişkisi kesildiği, yine TİF tarafından açıklanmıştır. Oysa izcilikte her bir izci liderinin yönetiminde 30’a yakın izcinin bulunduğu düşünülürse bu sayı 35 bin kişiden fazla etmektedir. Bu kişilerin başka kurumlara sızması ihtimal dahilindedir. Kurumsal güvenliğimizi sağlamak amacıyla bu konuda BİMER’e yaptığımız başvuruya, kişisel hak ve özgürlükler neden gösterilerek net bir cevap verilmemiştir.

İzcilikteki bu gidişten rahatsız olan kimi izcilik dernekleri bir araya gelerek sivil dernekler federasyonları kurmuşlardır. Bugün ülkemizde TİF’ten başka üç aktif izcilik federasyonu ve bir platform daha olmasına rağmen; bu kuruluşlar TİF Başkanlığı tarafından, hiçbir yasal dayanağı olmadan “illegal” olarak ilan edilmekte, kamuoyu kandırılmaktadır.

Devletin maddi kaynakları sadece TİF’e ve üyelerine aktarılmaktadır. TİF ise aldığı ödeneklerle cemaatçi ve siyasi yapılara kaynak sağlamaktadır. Devlet ciddi anlamda maddi-manevi zarara uğratılmaktadır. Mayıs 2016’da Çanakkale’de yapılan TİF Milli Bilinç Kampında 18 yaş altındaki çocuklara ateşli silahlarla eğitim verilmesi ulusal basında haber yapılmış, konu bir soru önergesiyle TBMM’ye getirilmiş olmasına rağmen geçiştirilmiştir.

Bu durumda ivediliklikle araştırılması ve uygulamaya konulması gerekenler şunlardır:

1- İzciliğin paydaşlarından olan sivil toplum kuruluşu niteliğindeki tüm izcilik dernek ve federasyonları da proje bazında desteklenmeli, teşvik edilmelidir.

2- Milli bütünlüğe hizmet edecek şekilde izciliğin, sosyal-kültürel bir faaliyet olarak halkımızın her kesimine ulaştırılması ve ülkemizde yaygınlaştırılması gereklidir.

3- TİF’in siyasi-cemaatçi yapıların güdümüne girmesi son derece tehlikeli boyutlara ulaşmıştır. Bu durum güvenlik birimlerince araştırılmalı, TİF’i bu duruma getirenler derhal görevlerinden uzaklaştırılmalı, gerekirse haklarında yasal işlem başlatılmalıdır.

4- Spor olma koşullarını sağlamayan izcilik, Türkiye’de sportif bir faaliyet olmaktan çıkarılmalı, spor dalı olarak kabul edilmemeli, bir gençlik faaliyeti olarak evrensel normlarda devam ettirilmelidir.

5- İzci liderliğinin dürüst ve ahlaklı, yüz kızartıcı suç işlememiş, pedagojik formasyon sahibi kişiler tarafından yapılması ve bu kişilerin uluslararası normlarda izci liderlik eğitimlerine tâbi tutulması gerekmektedir.

6- Her türlü izcilik faaliyeti, T.C. Anayasası’na ve meri kanunlarımıza bağlı kalınarak, hukukun üstünlüğü içinde yapılmalıdır. Sivil izcilik desteklenmelidir.

7- Ülkemizde izcilikle ilgili tüm dernek ve federasyonlar tespit edilmeli ve devlet imkânlarından “aktif izci nüfuslarına” orantılı olacak şekilde yararlandırılmalıdırlar.

8- Spor Genel Müdürlüğü bünyesindeki spor kulüplerinin kâğıt üstünde kalan sözde izcilik branşları kapatılmalıdır. Bunlara aktarılan kaynaklarla devletimiz zarara uğratılmaktadır.

9- Öğrenci yurtlarında ve okullarda, izcilik dışında kalan, izcilik ruhuna ve felsefesine uymayan faaliyetlerin “izcilik adı altında yapılması” engellenmelidir.

10- İzcilik faaliyetlerinin, Gençlik Hizmetleri ve Spor Bakanlığının yanında, içerik açısından alanlarına girdiği İçişleri Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından ortaklaşa yürütülmesi gerekir.

11- 3/6/2011 tarih ve 638 sayılı, Gençlik ve Spor Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 20. Maddesinde yer alan “Bakanlık, görev alanına giren konularla ilgili olarak çalışmalarda bulunmak üzere diğer bakanlıklar, kamu kurum ve kuruluşları, sivil toplum kuruluşları, özel sektör temsilcileri ve konu ile ilgili uzmanların katılımı ile geçici çalışma grupları oluşturabilir” ibaresi bir an önce hayata geçirilmelidir. Bu konuda her kurumdan temsilcilerin bulunduğu bir şura toplanmalıdır.

12- Gençlik Hizmetleri ve Spor Bakanlığının tesislerinden tüm izcilik dernek ve federasyonları faydalandırılmalıdır.

13- İzcilik uluslararası bir gençlik hareketidir; bu sebeple kurumsal hiyerarşik yapılanma içinde Uluslararası İzcilik Organizasyonlarına üye olunmadan izcilik yapılması engellenmelidir. Bu durum izciliğin evrensel tanımına, geleneklerine ve felsefesine aykırıdır.

14- 21/5/1986 tarih ve 3289 sayılı, Spor Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun’un, 2. Madde, c bendinde yer alan “Okul dışı izcilik ve spor faaliyetlerini programlamak, düzenlemek, yönetmek ve gelişmesini sağlamak; spor idarecisi, antrenör, montör, spor elemanları ve hakemleri yetiştirmek, eğitmek, sayılarını artırmak, eğitim merkezleri kurmak” cümlesinde yer alan “izcilik” ibaresi çıkarılmalı ve izcilik konusunda Gençlik Hizmetleri Genel Müdürlüğü bünyesinde ayrı bir düzenleme yapılmalıdır.

15- Okul içi izcilik faaliyetlerinde bakanlıklarca öngörülen şartları sağlayan her izcilik federasyonunun izcilik yapmasına, eşit hak ve salahiyetlerle izin verilmelidir. Bu konuda başta Milli Eğitim Bakanlığı olmak üzere kamu kurum ve kuruluşları bilgilendirilmeli ve İzci Kardeşliği ilkesiyle ortak çalışılmalıdır.


Saygılarımla,

Orhan TAYMAZ
Trakya İzciler Birliği Federasyonu (TİB)
Genel Başkanı

Yorumlar

Popüler Yayınlar