Yerel, Bölgesel, Ulusal, Uluslararası, Evrensel
Değerli Arkadaşlarım, İzcilik Kardeşlerim,
Yine uzun bir yazı yazmak zorunda kaldığım için özür dilerim. Fakat, kısa yazılarla paylaşım yapınca da ucu-başı açık kalıyor ve isteyen istediği yere çekiyor. Bu nedenle, bir kez daha hoş görünüze sığınıyorum.
Nepal'den Şili'ye kadar uzanan 22 ülkede aktif ve kısa adı WOIS olan bir Dünya Teşkilatının, Dünya İzcilik Programı Komiseri olarak, WOIS adına yapılması düşünülen her faaliyete onay veren ya da vermeyen bir konumdayım. Sadece Türkiye İzcilerine değil, Dünya İzcilerine de "gerçek izcilik" programları düzenlemeleri konusunda sık sık telkinlerde bulunuyor, yerine göre ne yapmaları, nasıl yapmaları gerektiğini bildiriyor, program ve organizasyon önerilerinde bulunuyor, elimden geldiğince yol göstermeye çalışıyorum. Bunun dışında sık sık eğitimlere, tanıtım, panel, konferans gibi faaliyetlere katılıyor, bizzat ünite çalıştırarak çocuk ve gençlerin evrensel izcilik felsefesi dahilinde gelişmesi için çaba gösteriyorum. Bir taraftan da genel başkanı olduğum federasyonun rutin işlerini, organ ve kurullarda görev alan diğer kardeşlerimle birlikte yürütüyoruz. Ve bunların tamamını "gönüllü" olarak yapıyoruz.
İzciliğin evrensel prensipleri gereği, izcilik üzerinden şahsi maddi rant sağlanmasına, gizli kapaklı işler yapılmasına karşı durur, koşullar ne olursa olsun bu gibi girişimlere asla müsamaha göstermez ve her daim izciliğin amatör bir ruhla, gönüllü olarak yapılmasından yana oluruz. Madem izciyiz, madem izciliğin tanımında gönüllülük ilkesi var, madem "gerçek izcilik" diyoruz; o halde izci olduğunu düşünen herkes, -ben dahil- kendini ona göre düzenleyecek, yapacakları her işte izciliğin tanımına ve evrensel izcilik prensiplerine bağlı kalmaya azami oranda dikkat etmelidir.
İzcilik atıp tutmakla, yazıp çizmekle, başkalarını eleştirmekle, karalamakla ya da küçümsemekle, Kurucusunun belirlediği sistemin dışına çıkarak ve yukarıdan akıl vererek yapılamaz. Ciddi bir donanım ve birikimin, profesyonel tavır ve davranışlar içinde somut olarak ortaya konulması, her aşamada ve her koşulda, tatbiki olarak sahaya aksettirilmesi zaruridir. Böylelikle İzci Liderleri olarak çocuk ve gençlere iyi birer örnek olabilir, Türkiye İzcilerini, Dünya İzciliğinin zirvesine taşıyabiliriz.
Tabii Türkiye İzcilerinin içinde birbirinden farklı görüşlerde üst ve alt yapılar mevcuttur, hatta hiçbir yapı içinde yer almayanlar da vardır. Ne yazık ki yaptığımız her sosyal medya paylaşımını özellikle kendilerini kastederek yaptığımızı düşünen bir kesim de yok değil... Ne desek, ne yapsak kendi üstlerine alınıyorlar. Oysa bu tip paylaşımların belli kişilerle, belli bir yöre veya bölgeyle ilgisi yoktur. Olursa, İzcilik Töresi gereği, onu da çekinmeden bildirdiğimiz aşikârdır. Lütfen unutulmasın: Biz "sadece izcilik" yaparız!
Nasıl ki Sn.Cumhurbaşkanımızın sık sık tekrarladığı gibi, "Dünya beşten büyük" ise Dünya İzciliği de Türkiye'den büyüktür. Ancak en başından izciliği evrensel bir kavram olarak düşünmeyince, sadece yerel ya da bölgesel olarak yapılanlarla da evrensel olana ulaşmak mümkün değildir. Evrensel olmanın yolu, yerelden, bölgeselden, ulusaldan geçse de; izciliğin evrensel değerlerini en baştan (yerelden) temele döşemek ve her işimizi evrenseli hedefleyerek yapılandırmalıyız ki izciliğin ulvi amaçlarına ulaşılsın. Şunu iyi bilin ki, İzciliğin evrensel değerlerine uymayan her şey, TİB ve WOIS İzciliğinin dışındadır...
Yaptığımız her paylaşım, Türkiye İzcileri için olduğu kadar da Dünya İzciliği içindir. Her şeyi üstüne alınanlar lütfen bu yazıyı da üstlerine alınmasın, şahsileştirmesinler.
Tüm İzci Liderleri için şapkayı önüne alıp düşünme vaktidir. Ya gerçekten İzci olacak, İzci Lideri gibi davranacak, yaşayacak, Türe Yolu'nda Yurt ve Dünya İzcileri ile kardeşçe ve omuz omuza yürüyeceksiniz ya da izcilik dünyasından uzaklaşacaksınız. Bunun kararını bir başkası değil, kendi başınıza yine siz vereceksiniz.
En iyi izcilik dileklerimle...
Yine uzun bir yazı yazmak zorunda kaldığım için özür dilerim. Fakat, kısa yazılarla paylaşım yapınca da ucu-başı açık kalıyor ve isteyen istediği yere çekiyor. Bu nedenle, bir kez daha hoş görünüze sığınıyorum.
Nepal'den Şili'ye kadar uzanan 22 ülkede aktif ve kısa adı WOIS olan bir Dünya Teşkilatının, Dünya İzcilik Programı Komiseri olarak, WOIS adına yapılması düşünülen her faaliyete onay veren ya da vermeyen bir konumdayım. Sadece Türkiye İzcilerine değil, Dünya İzcilerine de "gerçek izcilik" programları düzenlemeleri konusunda sık sık telkinlerde bulunuyor, yerine göre ne yapmaları, nasıl yapmaları gerektiğini bildiriyor, program ve organizasyon önerilerinde bulunuyor, elimden geldiğince yol göstermeye çalışıyorum. Bunun dışında sık sık eğitimlere, tanıtım, panel, konferans gibi faaliyetlere katılıyor, bizzat ünite çalıştırarak çocuk ve gençlerin evrensel izcilik felsefesi dahilinde gelişmesi için çaba gösteriyorum. Bir taraftan da genel başkanı olduğum federasyonun rutin işlerini, organ ve kurullarda görev alan diğer kardeşlerimle birlikte yürütüyoruz. Ve bunların tamamını "gönüllü" olarak yapıyoruz.
İzciliğin evrensel prensipleri gereği, izcilik üzerinden şahsi maddi rant sağlanmasına, gizli kapaklı işler yapılmasına karşı durur, koşullar ne olursa olsun bu gibi girişimlere asla müsamaha göstermez ve her daim izciliğin amatör bir ruhla, gönüllü olarak yapılmasından yana oluruz. Madem izciyiz, madem izciliğin tanımında gönüllülük ilkesi var, madem "gerçek izcilik" diyoruz; o halde izci olduğunu düşünen herkes, -ben dahil- kendini ona göre düzenleyecek, yapacakları her işte izciliğin tanımına ve evrensel izcilik prensiplerine bağlı kalmaya azami oranda dikkat etmelidir.
İzcilik atıp tutmakla, yazıp çizmekle, başkalarını eleştirmekle, karalamakla ya da küçümsemekle, Kurucusunun belirlediği sistemin dışına çıkarak ve yukarıdan akıl vererek yapılamaz. Ciddi bir donanım ve birikimin, profesyonel tavır ve davranışlar içinde somut olarak ortaya konulması, her aşamada ve her koşulda, tatbiki olarak sahaya aksettirilmesi zaruridir. Böylelikle İzci Liderleri olarak çocuk ve gençlere iyi birer örnek olabilir, Türkiye İzcilerini, Dünya İzciliğinin zirvesine taşıyabiliriz.
Tabii Türkiye İzcilerinin içinde birbirinden farklı görüşlerde üst ve alt yapılar mevcuttur, hatta hiçbir yapı içinde yer almayanlar da vardır. Ne yazık ki yaptığımız her sosyal medya paylaşımını özellikle kendilerini kastederek yaptığımızı düşünen bir kesim de yok değil... Ne desek, ne yapsak kendi üstlerine alınıyorlar. Oysa bu tip paylaşımların belli kişilerle, belli bir yöre veya bölgeyle ilgisi yoktur. Olursa, İzcilik Töresi gereği, onu da çekinmeden bildirdiğimiz aşikârdır. Lütfen unutulmasın: Biz "sadece izcilik" yaparız!
Nasıl ki Sn.Cumhurbaşkanımızın sık sık tekrarladığı gibi, "Dünya beşten büyük" ise Dünya İzciliği de Türkiye'den büyüktür. Ancak en başından izciliği evrensel bir kavram olarak düşünmeyince, sadece yerel ya da bölgesel olarak yapılanlarla da evrensel olana ulaşmak mümkün değildir. Evrensel olmanın yolu, yerelden, bölgeselden, ulusaldan geçse de; izciliğin evrensel değerlerini en baştan (yerelden) temele döşemek ve her işimizi evrenseli hedefleyerek yapılandırmalıyız ki izciliğin ulvi amaçlarına ulaşılsın. Şunu iyi bilin ki, İzciliğin evrensel değerlerine uymayan her şey, TİB ve WOIS İzciliğinin dışındadır...
Yaptığımız her paylaşım, Türkiye İzcileri için olduğu kadar da Dünya İzciliği içindir. Her şeyi üstüne alınanlar lütfen bu yazıyı da üstlerine alınmasın, şahsileştirmesinler.
Tüm İzci Liderleri için şapkayı önüne alıp düşünme vaktidir. Ya gerçekten İzci olacak, İzci Lideri gibi davranacak, yaşayacak, Türe Yolu'nda Yurt ve Dünya İzcileri ile kardeşçe ve omuz omuza yürüyeceksiniz ya da izcilik dünyasından uzaklaşacaksınız. Bunun kararını bir başkası değil, kendi başınıza yine siz vereceksiniz.
En iyi izcilik dileklerimle...
Yorumlar
Yorum Gönder